nevin guneyDış Cephe Aydınlatma

Aydınlatma ile ilgili gelişmeleri diğer ülkelere nazaran geriden takip ettiğimiz söylenebilir. Bu geri kalmışlığın birbirleriyle kesişen türlü sebepleri vardır. Ülkemiz “gelişmekte olan” sınıflamasında olduğundan son 26 yıldır projeler yoğun bir şekilde hayata geçiriliyor olmakla beraber, bu yapıların çoğunu “mimari bina” olarak nitelemek mümkün değil. Oysa mimari aydınlatma, mimari bina için ve mimari binayla beraber tasarlanan bir çalışmadır.

Aydınlatma, mimari süreçle birlikte yürütülmesi, karar mekanizması oluşturulması gerekmektedir. Ülkemizde bu ortak bilincin az da olsa son yıllarda oluşmaya başladığını söyleyebiliriz. Yine buna paralel olarak, sayıca oldukça az olmasına rağmen çok hızlı bir gelişim içinde olan aydınlatma tasarım firmalarının çalışmalarındaki bilinç oranı da artış göstermektedir. İşin totalinde yapılan çalışmaları diğer ülkelerle kıyasladığımızda, yarışta çok gerideyiz diye düşünmek yerine, yarışa daha yeni başladık diye düşünmek bizi daha ileriye taşıyacaktır. Genel hatları ile şehir aydınlatmasının şehrin kültürel ve mimari dokusuna uygun olması, şehrin aydınlatma master planıyla örtüşmesi, belirgin bir aydınlatma kimliğinin olması (ki bu aynı zamanda şehrin gece kimliğini oluşturan başlıca etmendir), fonksiyonel ihtiyaçlara (güvenlik, yönlendirme, vs.) cevap vermesi belli başlı kriterlerdir. İnsan-şehir ilişkisinde şehir aydınlatmasının konumu önemli bir detaydır. Işığın, insan (doğa) ve şehir arasında kurduğu ilişki, teknik detaylar çok fazla olsa da sonuçta amaç, bireyin çevresiyle uyumuna azami katkıyı vermektir. Biz bu yazımızda gökdelen, plaza, iş merkezlerinin cephe aydınlatması üzerinde duracağız. Burada dikkat edilmesi gereken hususlar ışık sistemi doğa ile bütünlük göstermeli, pastel renklerle doğadan etkiler sunmak, hacimli cephelere insani vurgular yapmak.

nevin guney 46

Yapı yüzeyi aydınlatmasında çevresel fonun dikkate alınarak gereğinden fazla aydınlatılmaması, ayrıca ışık kaynaklarının yapı kullanıcıları veya çevre kullanıcılar için kamaşma ve ışık kaçması gibi istenmeyen durumları oluşturmaması dikkat edilmesi gereken unsurlar olarak sıralayabiliriz. Bunlara ek olarak gecenin karanlığında göz yormaması karanlıktan aydınlığa geçişin çok sert olmaması gibi özellikleri de sıralayabiliriz. Aydınlatma tasarımı oluşturulurken bina cephe rengi, konumu, cephe mimarisini dikkate almak gerekir.

Yüksek yapılar modern bir çizgi oluşturduğundan aydınlatma da bununla paralel olarak daha çizgisel formlar yakalanmaya çalışılmaktadır. Bu tür yapıların aydınlatılmasında Led’li armatür kullanımı ağırlıktadır. AVM ışıklandırmasında dikkat edilmesi gereken fark edilirlikleri çoğunlukla çarpıcı renk, desenlerdeki cepheleri ya da yine cepheleri tanımlayan ışıklar ile sağlanır. Çeşitli mesafeler ve görüş açıları değerlendirildiğinde; uzak mesafeden çevre yapılarından farklılaşabilecek kadar tanımlı ve eğer mümkünse önemli bir mimari özelliği (kule, çatı ya da kubbe) çevreyi rahatsız etmeyecek kadar öne çıkarılmış şekilde aydınlatılabilir. Burada önemli olan kütleye yaklaştıkça cephe aydınlatmasının farklı ölçeklerde de ziyaretçilere rahatsızlık vermeyecek dengede tutulabilmesidir.

AVM aydınlatması, ilk günkü görüntüsünü uzun yıllar  boyunca sürdürecek nitelikte olmalıdır. Mutlaka uzun ömürlü, güncel ve uzun vadede revizyona düşük yatırım maliyeti ile  imkân verecek sistemler  seçmeye özen gösterilmelidir. Mümkün olan en pratik ve en az komplike sistemlerin seçimi uzun vadeli sorunları en aza indirecektir.   Ekonomi, tasarruf ve verimlilik tasarımla başlar.

Tavsiye Edilen Değerler

Uluslararası Aydınlatma Komisyonu “CIE 941993 Floodlighting” kılavuzunda yapı yüzeyinin rengi, aydınlatılacak yapının bulunduğu çevrenin aydınlık düzeyi, yüzeyin kirlilik derecesine ve kullanılacak ışık kaynağına göre düzeltme katsayıları yapı yüzeylerinde sağlanması tavsiye edilen değerleri içermektedir.

Powered by OrdaSoft!